Rachel Gibson -Her Güne Bir Öpücük (Lovett, Texas #4)

Rachel Gibson -Her Güne Bir Öpücük 

 Miami’de barmaid olarak çalışan Stella Leon’un hayatı, Beau Junger ile karşılaşınca altüst olur. İşini ve evini terk etmek zorunda kalması sorunun sadece küçük bir parçasıdır. Hayatı bir mafya üyesi tarafından tehdit edilmektedir ve onu koruyacak tek kişi Beau’dur. Beau Junger sadece işini yapıyor ve Stella ile kısa bir görüşme planlıyordur ancak verdiği yanlış karar ona pahalıya patlayacaktır. Yalnızlığı seven, özellikle kadınlardan uzak duran Beau, artık Stella’yı canı pahasına korumalıdır. Hem de her gün…  İçinde bulundukları tehlikeli durum bile aralarında oluşan çekime engel olamaz. Bir süre sonra Beau’nun Stella’yı korumak zorunda kaldığı tek kişi peşindeki mafya üyesi olmaz. Artık onu kendisinden de korumak zorundadır. Hem de her gün…

Gül

İyi bir yazarın,vasat bir kitabı ,bence o bile sıkılmıştır yazarken

Sibel

Evet bence de Rachel’e göre oldukça sıradan bir kitaptı.

Gül

Öncelikle “Run To You” yu  “ Her Güne Bir Öpücük “ şeklinde çeviren yayın evini ve  editörü tebrik etmem lazım.Kitabın dibine” Kiralık Nişanlı “ kitabını ekleyip daha sona var sandığım için kitap küt diye bittiğinde     " Ne oluyoruz lennn" ( ok  bu kadar kibar bir laf değildi )  olmamı da sanırım yayın evine borçluyum

Artık daha sayfa var diye mi , yoksa bence pek mantıklı olmadığından mı emin olmadığından sonunu sevmedim Aslında kitabın konusunu da sevmedim ki kitabın arka kapağında bahsedilen “kızı korumakla “ ilgili olan biten bir şey de yoktu .Ben daha maceralı bekliyordum sanırım ki Rachel abla genelde  “ action “ kitap yazdığından beklentim o yönde idi.

Sibel

Evettt yaaa ben de kitap devam ediyor sanıp,nooluyoruz dedim.Artı böyle bir şeyin amacını da anlayabilmiş değilim.Kitap daha fazla sayfalı gözüküp daha pahalıya mı satılsın,yoksa aman insanlar devamını merak edip gidip bu kitabı da alsınlar mı? Neyse yoruma döneyim ;

Öncelikle bu yazarı severim.O yüzden de yeni kitabı çıkınca sevindim,hemen okumak istedim.Ama kitabın genelinde sanki bir yarım kalmışlık vardı.Yani hep bir sonraki sahnede birşeyler olmasını bekler gibi okudum ama olmadı.O yüzden de bittiğinde hııı peki demiş olabilirim.Ancak yazar Rachel Gibson olunca anlatım dili,akıcılık ile falan ucundan kurtarıyor kitabı.Çok da sıkılmadan okuyup bitirdim ben.